• BIST 9693.46
  • Altın 2496.161
  • Dolar 32.4971
  • Euro 34.5977
  • İzmir 16 °C

Issız Şubat...

Issız Şubat...
Hasan Eser / Yeni Vizyon Gazetesi
ISSIZ ŞUBAT  
 
Hasan Eser / Yeni Vizyon Gazetesi
 
Neymiş efendim 14 Şubat Sevgililer Günü kapitalist düzenin oyunuymuş... Sanki arta kalan günler de komünist düzene göre yaşıyoruz.
 
Bu ve buna benzer yorumlar (benim gibi) hediye alabilecek bir sevgilisi dahi olmayanların klasik bahaneleri olsa gerek… 
 
Yani siz aldırmayın öyle ideoloji üzerinden Sevgililer Günü’nü eleştirenlere…
 
Çam sakızı çoban armağanı, yarım elma gönül alma misali…
 
Sevginiz kadar şeffaf, duygu yüklü, anlamlı, romantik ve tabi ki kesenize uygun güzel bir hediye alın sevgilinize… 
 
Zira Hediye’nin maddi boyutu değil,  hislerinize ve sevginize ne kadar tercüman olduğu önemlidir. 
 
Gerçi bir zamanlar eski bir sevgilime;  ‘muhabbet kuşu’  hediye etmiştim…
 
Ben nereden bileyim kızın benden laptop beklediğini… 
 
Aynen şöyle demişti bana: Hasan sen kafayı mı yedin? Ben ne yapayım şimdi bu kuşu?
 
“Al cebine sok” diyesim geldi ama… Diyemedim işte… 
 
Aptal aşığı oynamak zorunda kaldım…
 
O zamanlar böyle facebook, twitter da yok! Yani şimdi ki gibi kolay değil öyle hemen hatun ayarlamak…  
 
Elindekiyle yetinmesini ve kıymetini bilmek zorundasın!
 
Neyse asıl konumuz; 14 Şubat ve düşündürdükleri… 
 
Bugün benimle aynı kaderi paylaşan bir arkadaşım; “İyi ki sevgilim yok! Bu yıl hediye almaktan yırttım. Paramda cebimde kaldı…Oh canıma minnet…” diye yazmış facebook sayfasına… 
 
Biz erkekler neden hep bardağın boş tarafına bakıyoruz? Anlamış değilim doğrusu…
 
Sonuçta bu aşk, meşk hadiseleri karşılıklı yaşanan,  müşterek bir mesele değil mi? 
 
Nihayetinde eğer olmuş olsaydı sevgilinde sana hediye almayacak mıydı?  
 
Arkadaş; ‘param cebimde’ kaldı diye seviniyor. Senin paran cebinde kaldığı gibi, başını yakacağın o meçhul kızcağızın parası da cebinde kalmış olmuyor mu bu durumda? 
 
Hadi yine kendimden örnek vereyim; 2014’ün 14 Şubat’ında ex aşkım bana Hollywood yıldızlarına verilen Oscar Heykelciğinden hediye etmişti. Üzerinde; ‘Yılın En İyi Sevgilisi’ yazıyordu.  
 
Lakin beni dünyanın en iyisi ilan eden ve bunu Oscar Heykelciğiyle taçlandıran sevgilim beni sonradan terk etti. (ayrı konu)
 
Hediyem diğer mesleki ödüllerimin arasında  halen duruyor. 
 
Bazen Amerikan Yahudi Kongresi'ne  Cesaret Ödülünü geri gönderen Recep Tayyip Erdoğan gibi  ‘En İyi Sevgili’ ödülünü  sahibine geri göndereyim diyorum ama…
 
Yapamıyorum işte...  Çünkü acıda olsa hatırası var 
 
 
 
 
 
Gerçekten hediye almakta, hediye vermekte bambaşka ve güzel bir duygu…
 
Uzun lafın kısası;  siz siz olun sevginizin ve sevgilinizin kıymetini iyi bilin…  
 
14 Şubat’ta sevgilinize hediye almayı unutmayın…
 
Eğer sevgiliniz yoksa Sezen Aksu’nun ‘Bir Kedim bile yok!’  şarkısını dinleyip teselli bulabilirsiniz.
 
Ayrıca bekar okurlarıma da naçizane tavsiyemdir; siz benim önerilerime uyun ama… Gittiğim yoldan gitmeyin! 
 
  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2004 | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 232 616 28 78 Faks : 0 232 616 28 78